Eğitim dünyasında, öğretmenlerin öğrencilerine yönelik beklentilerinin onların akademik başarılarını ve genel gelişimlerini derinden etkilediği bilinen bir gerçektir. Bu durum, eğitim psikolojisinde 'Pygmalion Etkisi' olarak adlandırılır ve öğretmenlerin öğrencilerine dair önceden geliştirdiği inançların, öğrencilerin gerçek performanslarını bir kehanet gibi gerçekleştirmesine yol açabileceğini ortaya koyar. Pygmalion etkisi, yüksek beklentilerin belirli bir alanda daha iyi performansa yol açtığına inanılan psikolojik bir olgudur. Bu etki, öğretmenlerin öğrencilerini 'umut vadeden' ve 'daha az motive' olarak gruplandırdığı çalışmalarda, 'umut vadeden' olarak görülen grubun, diğer gruba kıyasla daha iyi sonuçlar elde ettiğini göstermiştir.
Yana Tymoshuk'un da belirttiği gibi, bir öğrenciyi 'sorunlu' olarak etiketlemek, öğretmenin bu öğrenciye karşı tutumunu ve dolayısıyla öğrencinin performansını olumsuz yönde şekillendirebilir. Bu durum, öğretmenlerin öğrencilerine karşı sahip olabileceği önyargılarla da yakından ilişkilidir. Irk, sosyoekonomik durum, cinsiyet veya algılanan yetenek gibi faktörlere dayanan bilinçli veya bilinçsiz önyargılar, öğretmenlerin beklentilerini olumsuz etkileyebilir. Bu önyargılar, öğrencilere sunulan fırsatların, verilen desteğin ve geri bildirimlerin niteliğini değiştirerek akademik başarıda ve hatta disiplin uygulamalarında eşitsizliklere yol açabilir.
Eğitim psikolojisi açısından bakıldığında, Pygmalion etkisi, öğretmenlerin öğrencilerin bilişsel süreçlerini, öğrenme stillerini ve motivasyon kaynaklarını anlamalarının ne kadar kritik olduğunu ortaya koyar. Öğretmenlerin yüksek ve olumlu beklentileri, öğrencilere daha fazla meydan okuma, daha kaliteli geri bildirim ve sürekli teşvik sunmalarını sağlar. Bu yaklaşım, öğrencilerin kendilerine inanmalarını ve zorlukların üstesinden gelmek için çaba göstermelerini teşvik eder. Öğretmenlerin, öğrencilerin çabalarını ve gelişimlerini takdir etmesi, başarılarını kutlaması ve hataları öğrenme fırsatları olarak görmesi, olumlu bir öğrenme ortamı yaratır. Bu, sadece akademik performansı değil, aynı zamanda öğrencilerin genel yaşam becerilerini ve geleceğe yönelik bakış açılarını da olumlu yönde etkiler. Bu etki, düşük beklentilerin olumsuz sonuçlar doğurmasıyla bilinen 'Golem etkisi' ile de ilişkilidir.