Son veriler, ebeveynlik stresinde dikkate değer bir artış olduğunu ve bunun ciddi bir halk sağlığı endişesi yarattığını gösteriyor. ABD Cerrah Genel Sekreteri'nin bir tavsiyesi, ebeveynleri ve bakıcıları desteklemek için toplumsal ve politik müdahalelerin acil gerekliliğini vurguluyor. 2023 yılında yapılan bir ankete göre, ebeveynlerin %33'ü yüksek stres seviyeleri bildirirken, bu oran diğer yetişkinlerde %20 olarak kaydedildi. Ebeveynlerin %48'i ise streslerinin çoğu gün aşırı bunaltıcı olduğunu belirtiyor, bu oran diğer yetişkinlerde %26'dır.
Artan ebeveynlik stresine katkıda bulunan faktörler arasında finansal baskılar, zaman kısıtlamaları, çocukların sağlık sorunları ve sosyal medyanın etkisi yer alıyor. Ebeveynlerin %66'sı para endişelerinin kendilerini tükettiğini belirtirken, bu oran diğer yetişkinlerde %39'dur. Ayrıca, ebeveynlerin %62'si kimsenin ne kadar stresli olduklarını anlamadığını düşünüyor.
Ebeveynlik stresinin çocukların duygusal ve bilişsel gelişimi üzerinde olumsuz etkileri olduğu biliniyor. Araştırmalar, stresli ebeveynlerin çocuklarına daha az duyarlı ve daha tutarsız etkileşimlerde bulunabildiğini gösteriyor. Bu durum, çocuklarda kaygı, depresyon ve davranışsal sorunlara yol açabilir. Örneğin, 2013 yılında Pediatrics dergisinde yayınlanan bir çalışma, ebeveyn şiddetine veya psikolojik sıkıntısına maruz kalan çocukların dil, hareket ve sosyal becerilerde gelişimsel dönüm noktalarına ulaşma olasılığının daha düşük olduğunu ortaya koymuştur.
Ebeveyn stresi, çocukların genetik yapısı üzerinde bile kalıcı etkiler bırakabilir. Stresli ebeveynlerin çocuklarının DNA'sında, ergenliğe kadar sürebilecek ve gen ifadesini etkileyebilecek genetik izler bırakabileceği belirtilmiştir. Bu durum, erken çocukluk deneyimlerinin bir kişinin biyolojisini nasıl etkilediğine dair bir mekanizma ortaya koymaktadır.
Bu artan stresle başa çıkmak için çeşitli stratejiler önerilmektedir. Bunlar arasında düzenli egzersiz yapmak, yeterli uyku almak, meditasyon ve derin nefes egzersizleri gibi rahatlama tekniklerini uygulamak yer almaktadır. Ayrıca, arkadaşlardan, aileden veya destek gruplarından sosyal destek almak, ebeveynlerin yalnızlık ve izolasyon hislerini azaltmalarına yardımcı olabilir.
İşverenler de esnek çalışma düzenlemeleri, ücretli izinler ve çalışan destek programları sunarak ebeveynlere önemli ölçüde yardımcı olabilir. Bu tür destekler, hem ebeveynlerin refahını artırır hem de daha sağlıklı bir aile ve toplum ortamı oluşturulmasına katkıda bulunur. Ebeveyn stresiyle mücadele etmek, yalnızca bireylerin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur ve çocukların sağlıklı gelişimi için kritik öneme sahiptir.