Afganistan'ın başkenti Kabil, hızla tükenen su kaynakları nedeniyle ciddi bir su kriziyle karşı karşıya. Uluslararası yardım kuruluşu Mercy Corps'un raporuna göre, şehirdeki yeraltı su seviyeleri son on yılda 30 metreye kadar düştü ve mevcut su tüketimi, doğanın yenileyebileceğinden 44 milyon metreküp daha fazla. Bu durum, Kabil'in 2030 yılına kadar su kaynaklarını tamamen tüketme riskiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
Su krizinin eğitim üzerindeki etkileri de giderek daha belirgin hale geliyor. Okullarda temiz su ve hijyen koşullarının yetersizliği, öğrencilerin sağlığını tehdit ediyor ve öğrenme ortamlarını olumsuz etkiliyor. Özellikle yoksul mahallelerde yaşayanlar, su temini için uzun kuyruklarda beklemek zorunda kalıyor ve bu durum, çocukların eğitimine katılımını engelliyor. Örneğin, Kabil'in Khair Khana mahallesinde yaşayan öğretmen Nazifa, "Artık temiz su yok. Herkes acı çekiyor, özellikle de yoksullar" diyerek su krizinin boyutlarını vurguluyor.
Uzmanlar, su krizinin eğitim üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için acil önlemler alınması gerektiğini belirtiyor. Bu kapsamda, okullara temiz su sağlanması, hijyen eğitimlerinin verilmesi ve su tasarrufu konusunda farkındalık yaratılması gibi çalışmaların önemi artıyor. Ayrıca, su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimi ve iklim değişikliği ile mücadele gibi uzun vadeli çözümler de eğitimin geleceği için hayati önem taşıyor.
Su krizinin eğitim üzerindeki etkileri, gelecekteki nesillerin gelişimini doğrudan etkileyebilecek ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle, eğitimciler, yetkililer ve uluslararası kuruluşların işbirliği yaparak, su krizinin eğitim üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek için acil ve kapsamlı önlemler alması gerekiyor.