Almanya, mevcut Federal Güvenlik Konseyi ve Güvenlik Kabinesi'nin yerini alacak olan Ulusal Güvenlik Konseyi'ni (UGK) kurma yolunda önemli bir adım atıyor. Bu yeni yapılanma, ülkenin krizlere müdahale kapasitesini ve güvenlik politikalarının koordinasyonunu artırmayı hedefliyor. UGK'nın ilk toplantısının 27 Ağustos 2025'te Savunma Bakanlığı'nda gerçekleştirilmesi ve resmi olarak 28 Ağustos 2025'te faaliyete başlaması planlanıyor. Bu stratejik hamle, Almanya'nın artan küresel güvenlik zorlukları karşısında daha çevik ve entegre bir yanıt verme ihtiyacından doğmuştur.
UGK, Federal Şansölye başkanlığında, kilit bakanlıkların (Maliye, Dışişleri, Savunma, İçişleri, Adalet, Ekonomi, Kalkınma ve Dijital İşler) yanı sıra Şansölye Yardımcısı ve diğer önemli yetkilileri de bünyesinde barındıracak. Bu geniş katılımlı yapı, farklı bakanlıkların güvenlik bilgilerini tek bir çatı altında toplayarak entegre durum raporları oluşturulmasını ve stratejik öngörülerin geliştirilmesini sağlayacak. Almanya'nın güvenlik mimarisindeki bu dönüşüm, CDU/CSU ve SPD koalisyon anlaşmasının bir parçası olarak hayata geçiriliyor.
Bu yeni konseyin kurulması, özellikle Rusya-Ukrayna savaşı gibi jeopolitik gerilimlerin arttığı bir dönemde, Almanya'nın savunma ve dış politika alanlarındaki rolünü pekiştirme çabasının bir göstergesi olarak görülüyor. Almanya, son yıllarda savunma harcamalarını artırma ve Bundeswehr'i modernize etme yönünde adımlar atmış olup, bu yapılanma da bu politikalara paralel bir gelişmedir. Almanya'nın savunma harcamalarını GSYİH'nın %2'sinin üzerine çıkarma hedefi ve Ukrayna'ya sağlanan askeri destek, bu yeni stratejik yaklaşımın bir parçasıdır.
UGK'nın temel amaçları arasında, güvenlik politikası geliştirme, stratejik planlama ve ortak durum değerlendirmeleri gibi fonksiyonları birleştirmek yer alıyor. Bu sayede, hükümetin kriz yönetimi yeteneklerinin güçlendirilmesi ve proaktif politika oluşturma kapasitesinin artırılması hedefleniyor. Ayrıca, federal eyaletlerin, NATO'nun ve Avrupa Birliği'nin temsilcilerinin yanı sıra dış uzmanların da gerektiğinde konseye dahil edilebilmesi, kapsamlı bir bakış açısı ve entegre bir strateji oluşturulmasını destekleyecektir. Bu yapılanma, ABD ve Birleşik Krallık gibi ülkelerdeki benzer konseylerin işleyişinden esinlenerek, Almanya'nın ulusal güvenlik yönetiminde daha merkezi ve etkili bir koordinasyon sağlamayı amaçlamaktadır. Friedrich Merz liderliğindeki hükümetin bu adımı, Almanya'nın Avrupa güvenliğindeki liderlik rolünü güçlendirme ve değişen tehditlere karşı daha hazırlıklı olma stratejisinin önemli bir bileşenidir.